Değer Verdiklerimize...

by - Haziran 11, 2018

Kişisel Gelişim
Son zamanlarda “Neler oluyor bize?” cümlesini kendime soramadan edemiyorum.Gerçekten neler oluyor bize de, kendimizi bu kadar dinleyemez etrafımızı bu kadar yakıp yıkar olduk. Pişmanlıklar üzerine pişmanlıklar yaşayıp, hiç olmamışçasına devam etme çabalarımız, özgünmüşçesine tavır ve davranışlar sergileyip burnumuzdan kıl aldırmadan devam etmeye çalışmalarımız… Aslında işin biraz içine girince daha doğrusu kendini işin içinde bulunca durumu yavaştan anlamaya başlıyormuşsun meğersem. Kendi başımdan geçenlerden örneklemelere gidersem; çok emek verdiğiniz, sevginizin ve saygınızın olduğu bir arkadaşınızı düşünün. Onunla her yere gidip, her şeyi paylaşıp sanki benden beni daha iyi tanımlayamaz dediğiniz bir arkadaşınızı düşünün. Bir gün bir işe koyuluyor, ondan destek alıyorsunuz. Onun her türlü desteğini hissediyor ve güveniyorsunuz. Fakat gelin görün ki, yaşam sizin sandığınızdan daha çabuk ve hızlı bir şekilde insanları kendi büyüsüne çekiyor. İlk olarak, kendisine çekiyor büyülü bir hayatı gösteriyor. Ardından hayatın acı tarafını gösteriyor ve sonra size kıyaslama imkanı tanıyor. Hiç ummadıklarımız maalesef hayatın getirdiği şartlara kapılıp, bu büyünün peşinden gidiyor. Bir bakıyorsunuz ki, bu büyü onu alıp götürürken; yan yana yürüdüğünüz o insan aranıza kilometrelerce uzaklıkta mesafe açmış, sizi en arkada bırakmış. Ne zaman düştüğünü hissettiğinde yanında sizi bulamayınca, sizi suçlar olmuş. Neden bizde onunla birlikte değiliz diye…

Belki de arkadaşlığın kuralı “düştüğünde onu kaldırmak.” Fakat o hayatın büyüsüne kapılırken, bir an olsun sizi hatırlamıyorsa, bırakın o hayat onu düşürdüğü gibi kaldırmasını da bilir. Belki kötü tecrübeler edinir. Belki de hiçbir şey olmaz, hayatı eskisinden daha iyi bir şekilde devam eder. Asıl en önemli detay ise o bir şekilde ayağa kalkınca sizin emek verdiğiniz o insan, sizi acımasızca eleştirmeye ve yargılamaya başlama çabasına girmesi insanı en üzen ve hayal kırıklığına uğratan nokta oluyor. Bakıyorsunuz kendinize şans nereden gülerse ona da gülsün diye uğraştığınız, “beni asla yanlış anlamaz” dediğiniz kişi size farklı söylemlerde bulunarak, sizin hevesinizi umutlarınızı kırmaya yok etmeye başlıyor. Halbuki böyle yapmak yerine, kendi içimizde hesaplaşmalara girsek; kendimize dürüst olmayı denesek acaba bunların hepsi yaşanır mı, arkadaşlıklar zarara uğrar mı? –Biraz bu konuda derin düşünmek gerek, hem de uzun bir süre ve detaylıca. 
Sevgilerimle,
B.

You May Also Like

11 Comments

  1. İade i ziyarete geldim. Çok doğru tespit, çok güzel yazmışsınız. Bunları yaşıyoruz maalesef :( Sayfanızı çok beğendim.Takibe aldım. www.mutluyazar.com sayfama da beklerim. Sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoşgeldiniz :) Yorumunuz için çok teşekkür ederim.

      Sil
  2. Dostlukla arkadaşlığın farkı da burada başlıyor zaten. Herkes arkadaş olabilir ama dost olamaz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O kadar haklısınız ki, malesef ki bazen bu ayrım karışabiliyor :(

      Sil
  3. Güzel bir içerik, başarılar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim yorumunuz içinn :)

      Sil
  4. Çok güzel ifade etmişsiniz yaşanılan gerçekliği. Dost olmanın farkı..

    YanıtlaSil
  5. Blogunuzu çok beğendim. Takibe aldım. Yazdıklarınızı her fırsatta okuyacağım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Umarım daha da ilerlemeye devam ederim :) Teşekkür ederim yorumunuz için :)

      Sil
  6. Hoşgeldiniz!!!!
    Gelip yorum yaptığınız için teşekkürler :)

    YanıtlaSil